FAIL (the browser should render some flash content, not this).
 





Bırak Sarma, O da Baksın!

Uğur Derman “Kardeş İki Hattatımız” isimli eserinde Ömer Vasfi ve Neyzen Emin Efendi’lerden bahsederken: “Ömer Efendi gayet serbest tavırlı olup, ‘bu bir zîba reviştir, âkil ol, divane sansınlar’ fehvasınca hareket eden, “Ben deliliğimle iftihar ederim!” diyerek namını “deli”ye çıkaran bir zat. “İnsanın ismi bir kere öyle çıkmaya görsün, istediğini yapar da kimse bir şey söyleyemez.” Dedikten sonra Hattat Ömer Efendi’nin hocası Sami Efendi ile bir hatırasını nakleder:

“Sami Efendi istifli bir Hadis-i Şerif yazar. Bu harika hattı bir gün meşke gelen talebesi Necmeddin Efendi’ye gösterir. O esnada sokak kapısı çalınır. Çalınıştaki tuhaflıktan kimin geldiğini anlayan ve Ömer’e takılmak için fırsat kollayan üstad: “Necmi, bu gelen Ömer’dir git kapıyı aç, bir şey söylemeden hemen dön. Ömer odadan içeri girerken de bu yazıyı toplar gibi yap!” der. Necmeddin Okyay kapıyı açıp hemen döner ve yazıyı toplamaya başlar. Oda kapısından içeri girip de, hiç bilmediği bir şaheserin toplanmakta olduğunu gören Ömer Vasfi, hocasına selam vermeyi ve el öpmeyi bile unutarak, doğru yazının üstüne hücum eder. Bu hali kıs kıs gülerek seyreden Sami Efendi, sanki habersizmiş gibi der ki: “Bırak sarma, O da baksın!” Ömer Efendi yazıyı mütalaa ile pek tabi hayran olur. Yıllar sonra da, aynen taklid ederek, altın ile işlenmişini, hatibi bulunduğu Hırka-i Şerif Camii’ne koyar.

 
İlgili Bağlantılar:

HatveSanat©  Gizlilik Beyanı Kullanım Şartları
Ana Sayfa   |   HatveSanat   |  Sponsorluk   |   Reklam   |   İletişim